Yılbaşı Çılgınlığı
2012 Yılbaşı Çılgınlığı |
Günümüzde Yılbaşı çılgınlığı giderek
artmaktadır. Yılbaşı kutlamaları Avrupa’da olduğu gibi ülkemizde de
benimsenmektedir ve gün geçtikçe yayılmaktadır. Normalde Yılbaşı, Hristiyan
dünyasının Hz İsa'nın doğum gününü tebrik etmek amacıyla kutladıkları dini
bayramlarıdır. Peki, yüzde 99’u Müslüman olan halkımız neden Hristiyanlık’ın
kutsal gününü kutlama ihtiyacı duyar ki? Ülke olarak Hristiyanlık’ın
bayramını büyük kitleler halinde kutlarken, Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V)'in
kutlu doğum haftasını ne kadar insanımız gerektiği gibi kutluyor acaba?
Ne yazık ki kendi dini ve kültürel değerlerimize gerektiği kadar sahip çıkmıyoruz. Bugün kaç tane blogda gezdim; hepsinde bir yılbaşı çılgınlığı furyası başlamış. Her birisinde “ben şu hediyeyi vereceğim, ben bunu vereceğim, ben şunu yapacağım, benim bloga izleyici olan kişilere ödül vereceğim” şeklinde yazılar yazılmaktaydı maalesef. Bu tür yazılar yazacağımıza “yılbaşı gerçek anlamda nedir, nereden gelmektedir, kültürümüze nasıl girmiştir?” şeklinde sorular sormamız gerekiyor. Yanlış anlaşılmasın, sonuçta miladi takvimin ilk günüdür. Ömrünüzün bir yılı dolmaktadır. Farklı bir etkinlik yapma hissi duyabilirsiniz. Yalnız bu etkinlikleri yaparken İslam kültürünün dışına çıkmamalısınız. Yabancı ülkelerdeki gibi sabahlara kadar içki içip karı kız peşinde günü heba etmemelisiniz. Tüm bunlar ne İslam kültüründe vardır ne de Hristiyanlık’ta vardır.
Peki yılbaşında insan ne yapabilir? Farklı bir gün olmasını istiyorsanız sevdiğiniz insanları ziyarete gidebilirsiniz. Merak ettiğiniz illerimizi gezmeye gidebilirsiniz. Size tavsiyem Urfa'nın geçmişten gelen mistik tarihi dokusunu gelip görmenizdir. Özellikle Balıklıgöl çevresi ve Urfa Kalesi’ni görmelisiniz. Bunlar dışında sevdiğiniz insanlarla pikniğe gidebilir, eğer gücünüz varsa Van'da Çadırda üşüyen kardeşlerimize yardım elinizi uzatabilirsiniz. Dilerseniz o gece Rabb’inize dua ederek hamd edebilirsiniz.
Sözlerime Necip Fazıl Kısakürek'in Bir Sözüyle Son Veriyorum: Bir Dönem; ''İstanbul’da Bizans Şapkası Görmektense, Osmanlı Sarığı Görmeyi Yeğlerim'' Diyen Gayr-i Müslimler Varken, Şimdi Bizans Bayramında Noel Kıyafeti Giyen Osmanlı Torunları Var... Öyleyse Şu Manidar Sözün de Hakkı Var; "Şimdi FATİH Kalksa Mezarından, Ne Ben Onu Tanırım Ne O Beni Tanır... Ama İstanbul'u Bizanslılar Almış Deyip Bir Daha Savaşır.''
Saygılarımla...
eleine yüregine saglık hevalno gercekten cok anlamlı bir yazı olmus....
YanıtlaSilHep düşünmüşümdür ifade ettiğin gibi; Hazreti İsa'nın doğum gününü çılgınca kutlamak modernlik olurken, Efendimiz'in (S.A.V.) doğum gününde etkinlik yapmak neden gericilik sayılır diye. Bir özenti rüzgarına kapılmışız gidiyoruz. Allah cümlemize hidayet versin. Çok güzel ifade etmişsin Urfalı. Son paragraf ise insanın yüreğini iyice sızlatıyor. Doğru söze ne denir ki... Eksik olmayasın.
YanıtlaSilBende size Teşekkür ederim, Görüşlerinizi benim paylaştığınız için,
YanıtlaSilHristiyanlığı kutlamayı modernlik olarak gören kişiler bence acizlikten ve gözü kör olmaktan başka bir şey değildir urfatutkunu...
bunlar laik kapitalit düzenin laikliğe merak salan insanlara lanse ettikleri bi düşünce akımıdr.e malum bizim insanlarda laikliği marifet sanıp bu tür oyunlara kolay kanıyorlar...
YanıtlaSileğer müslümansan noeli kutlayamazsın.ama sözde müslümansan buna birşey diyemem.
YanıtlaSilslm kekom yuregıne saglık.bence bugune özel yapılacak bır sey varsa o da ömrumuzden gecen bir yılın muhasebesini yapmaktır...kutlu dogum haftası aslında bıdadır.fakat bunu kutlama şeklı zıkır ve dua ıle oldugundan bu durum hasene olabılmektedır.urfalının meselenın özüne indiğini düşünüyorum.meselenın özünde gayrı muslumlere benzemek oldugunu anlayabılmekteyız bu yazıda.teşekkurler urfalı keko..........
YanıtlaSilHayat çok garip diyor(du) Cem Karaca...
YanıtlaSilGerçekten de öyle.. Ne yaptığımızı neler yaptığımızı bilmeden davranıyoruz, sorgusuz sualsiz...
Lakin HRistiyan aleminin değil de Hz. İsa'nın doğumunun kutlanması gayet doğaldır bence, zira Hz İsa Hristiyanlığın olduğu kadar İslam dininin de peygamberidir... Lakin yukarda da dendiği gbi bu kutlamaları layıkıyla yapmak önemlidir. Ne yaptığının ve nasıl yaptığının bilincinde olarak birşeyleri kutlamak... Bu sadece yılbaşı için geçerli değil tabikide, artık Bayramları bile içki ve dalaletle geçirir gibi olduk... Bunu mantık çerçevesine indirgemek ne kadar doğru acaba... Her neyse sözümün özüne gelirsek Rabbim Affeylesin hepimizi...
Saygı ve Sevgilerle...
Yorumlarınız İçin Teker teker teşekkür ederim...
YanıtlaSilAvare'l de Aydil Çok Güzel İfade etmişsiniz...Yorumun için teşekkür ederim..
Günümüzde bunun en büyük sebeblerinden biride gazete sinema ve tv gibi medya araçlarıdır bu durumun düzeltilmesi içinse yine görev medyamıza düşüyor ama böyle bir beklenti çok iyimser çünkü benim takip ettiğim medyada yaptığım çıkarımda medyamızın daha uzun süre böyle devam edeceğine yönelik...
YanıtlaSilHiç kuşku Yok ki Bunun en önemli etkenlerinden biriside sizin dediğiniz gibi Medya araçlarıdır...
YanıtlaSil